7 Ağustos 2016 Pazar

akış 1

uyanıyorsun. yine mi uyandım diye soruyorsun. boşluğa. sonra sağına bakıyorsun. O, orada. bebek gibi. çok güzel diye düşünüyorsun. banyoya geçip elini yüzünü yıkıyorsun. düşüncelerin gidiyor. diş fırçalama. ferahlama hissi. odaya dönüp deodorantı koltuk altlarına sıkıyorsun. giyinmeye başlıyorsun. 10 dakika bitmiş oluyor. koridora girip evden çıkıyorsun. asansöre binip aşağıdasın. dolmuşa yetişme. senin gibi sabah işe giden veya okula giden ama hep aynı yüzlerle. yarı uyanık geçirdiğin dolmuş yolculuğu sonunda limanda iniyorsun. sabah kahvaltın için bir simit alıyorsun. simitçi güleryüzlü ve senden daha mutlu olmayı bilen biri. birbirinizi allaha emanet ediyorsunuz. sen allaha inanmasan da bu emanet işi seni sevindiriyor. ve her zamanki gibi işe 20 dakika geç gelmişsin. ama yine de dairende işe ilk gelenlerdensin. bilgisayarın(ne kadar sevimsiz bir kelime) başına geçiyorsun. açıyorsun. şifreleri girip programlarını açıyorsun. sonra bir es verip simitini dört parçaya bölüyorsun. bu arada ilk günaydın geliyor. muhtemelen , her gün işe senden  daha erken gelen Erkan bey. /E BÜYÜK b küçük/ sen de ona günaydın deyip sabahın ilk işlerini halletmeye başlıyorsun. bir yandan da böldüğün simitleri yemektesin. ilk işi ve simit yeme meselesini paralel bir şekilde bitiriyorsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder