22 Haziran 2010 Salı

bzzzzz

neden seni sonbahar yaprağı gibi
böylesine titrek,böylesine dökülecek görmeliyim?
oysa paramparça kalbim yanarken
her an bitik gözlerim acıyla yaşıyor

sen,taptığım hayal kadınım
bir alev dağı gibi olan kalbin
herkese tek tek acı vermek için mi böyle,
yoksa sadece sana tapınanlar için mi?

eskiden benliğimle hayatı severdim
birçokları gibi sahte bir hayatı
ve şimdi benim için artık hiçbir şey önemli değil,
çünkü denizimi bir fırtına gibi çalkaladın.

günlerim öyle ölü,öyle sonsuz geçiyor ki,sevgilim,
ve sen uzak diyarlardasın,bir o kadar da benimle,
kalbimin baş tacında,duygularımın sebebinde
seni tekrar tekrar kaybedecek olsam da
acı çekecek olsam da öyle istiyorum ki.
ama hiç bir şey değişmeyecek:benden öyle uzaksın ki.
sanki ratkonun leylası gibisin...

not::leyla diye bir kitap okudum en son. aslında kitap aşk kitabı filan değil alakası yok.bosnada esir düşen bir kızın hayatını anlatıyor.güvenliği nedeniyle adı değiştirilmiş leyla olmuş.onu seven adam da ratko olmuş. yani olaylar gerçek isimler hikaye. kitabın başında ratkonun leylaya yazdığı şiir vardı. şiiri nerdeyse değiştirdim(anlatılmak istenenler yine aynı) ama yani ben yazmadım sonuçta onu belirtmek istedim sadece. tabi son laf sanki ratkonun leylası gibisin ki o şiirde yok. sırf bu laf için yazdım zaten şiiri:) keşke gerçek isimleri bilseydim ama işte hayat :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder