Gece gündüzle,gündüz geceyle bulandıkça. Birbirini altetmeye çabalayan bu iki düşman, bana işkence etmek için ,el sıkıp anlaşıyor; biri işe koşuyor,diğeri beni işten yoruyor. 'ne kadar parlaksın'diye iltifat ediyorum güne;'bulutlar göğü kararttığında yardım edersin'..diyorum ki,esmer tenli geceye yaranmak için de, 'sen aydınlatırsın akşamı,yıldızlar parlamazsa' yine de gün,gün geçtikçe uzatıp duruyor çilemi, geceyse ,her gece, derdimi arttırıyor. (sone 28,wıllıam shakespeare)

24 Aralık 2012 Pazartesi
kadar keder
7 Aralık 2012 Cuma
21 Ekim 2012 Pazar
yoğunuz aga
16 Ekim 2012 Salı
özel şartlar namushanesi
ıslak bir imza atılmış
van gölünde yosunlar salık vermiş
bir çocuk ıslık çalmayı öğrenmiş
ardında
torununa hikaye anlatan dedesinden
filiz almış filiz vermiş
nefes gibi aşk
çocukta
bir de başka çocukta
dinledikleri masallara
inanmış bu çocuklar
sanki
kulaklarına wiliamdan kafiyeler akmış
ezandaki isim gibi
ezberlemişler
aşkı
gündüze yaslanmışlar
geceye piç demişler
aşklarının meyvesi diye
yalan diyememişler
birbirlerini
rüzgara terk ettiklerinde
aşka
nüfusları çölde bir serap
yanında içilen vişne şarap
arkada giz olansa arap
çünkü geceymiş
camideymiş
avludaymış
şair ise anlamazmış
ne ismetten
ne özaldan
süreyya ile edilen kelamdan
ve farsmışcasına alfabe
dans edermiş
aşk ile
her destanda
çocuklarsa artık
kaz tüyü yastıkta kaybolmuş hayallermiş
15 Ekim 2012 Pazartesi
çay
nedense sevilmezler
sevdikleri kız giderken de
arkalarından
biraz tatlı bir öfkeyle
biraz hüzünle
bakıp çay içerler
çok mu bazısı olduk
b.ç.'a
11 Ekim 2012 Perşembe
9 Ekim 2012 Salı
8 Ekim 2012 Pazartesi
27 Eylül 2012 Perşembe
kandırmaca
büyütmeyi beceremediklerimiz dahil
hatta
küçümsediklerimiz dahil
yanisi tüm kızlar
dahil
karşılarındaki biz değil de
kıvanç tatlıtuğ ya da bir benzeri olsa
bir gecede verirdi....
bizler ve onlar
bizler zengin değiliz.
bizler o kadar da zeki değiliz.
bizler düşünceli de değiliz.
bizler kimsenin hayalindeki adam değiliz
bizler o sevdiğimiz kızların yetinmek zorunda kaldığı adamlarız.
onlarsa sadece mutsuz.
26 Eylül 2012 Çarşamba
25 Eylül 2012 Salı
neşet ertaş
Açgözlü, muhteris, kibirli maymunlara pabuç bırakmayan birkaç iyi adam çıktıysa…
Duygusal, dinî, siyasi her türlü ilişkide ajitasyonun, manipülasyonun, dalga dubaranın gırla gittiği bir çağda; hiç kimseyi şahit tutmadan, gizlice, pırlanta gibi bir damla gözyaşı döküldüyse…
Bunda, Neşet Ertaş’ın payı var.
Murat Menteş
ne güzel demiş de mi ? geçenlerde (şarkı girişi gibi oldu aq) ben de böyle bir şey yaşadım yanisi pırlanta gibi mi bilmem ama bir damla gözyaşı döktüm, hiç kimseyi şahit tutmadan. sigaramın dumanında...
22 Eylül 2012 Cumartesi
21 Eylül 2012 Cuma
boşluğa
ya hiç uyutmasaydın ya da hiç uyandırmasaydın...
20 Eylül 2012 Perşembe
9 Eylül 2012 Pazar
seven
aklanmak
acele işe şeytan
viski
8 Eylül 2012 Cumartesi
7 Eylül 2012 Cuma
açıklama özrü
6 Eylül 2012 Perşembe
5 Eylül 2012 Çarşamba
kilik
1 Eylül 2012 Cumartesi
31 Ağustos 2012 Cuma
kardeşler
29 Ağustos 2012 Çarşamba
27 Ağustos 2012 Pazartesi
23 Ağustos 2012 Perşembe
21 Ağustos 2012 Salı
18 Ağustos 2012 Cumartesi
sanrısal tanrı ve tanrısal sanrı
17 Ağustos 2012 Cuma
hocaya soru
16 Ağustos 2012 Perşembe
ya ruhum
15 Ağustos 2012 Çarşamba
13 Ağustos 2012 Pazartesi
kafa olmuşken
sevi
12 Ağustos 2012 Pazar
bir siyasi direnişin asi imzası var bu aşkta
10 Ağustos 2012 Cuma
9 Ağustos 2012 Perşembe
8 Ağustos 2012 Çarşamba
hukuk
nefret
öenmli
hak
6 Ağustos 2012 Pazartesi
5 Ağustos 2012 Pazar
bir gün
1 Ağustos 2012 Çarşamba
doktora
intihar.
milenaya mektupları okurken 2
sitem
milenaya mektupları okurken
sigara
31 Temmuz 2012 Salı
deneme 1 1 2 3
bir felsefe
30 Temmuz 2012 Pazartesi
laaaaaaaaaan
29 Temmuz 2012 Pazar
ciğerlerim
28 Temmuz 2012 Cumartesi
hiç kimse
24 Temmuz 2012 Salı
22 Temmuz 2012 Pazar
18 Temmuz 2012 Çarşamba
beklemek
sanki daha önce kaybetmemiş gibi
17 Temmuz 2012 Salı
16 Temmuz 2012 Pazartesi
huzursuzluk
gidiyorum bu
15 Temmuz 2012 Pazar
tebrikler
tebessüm
gibimsiyiz
11 Temmuz 2012 Çarşamba
10 Temmuz 2012 Salı
ki öyledir
9 Temmuz 2012 Pazartesi
5 Temmuz 2012 Perşembe
3 Temmuz 2012 Salı
2 Temmuz 2012 Pazartesi
30 Haziran 2012 Cumartesi
girişkenlik
22 Haziran 2012 Cuma
21 Haziran 2012 Perşembe
19 Haziran 2012 Salı
18 Haziran 2012 Pazartesi
17 Haziran 2012 Pazar
ecek acak
16 Haziran 2012 Cumartesi
tuzlu bir ilişki
ah ha
namusludur belki ama önemi yok
15 Haziran 2012 Cuma
anımın ecem-i
14 Haziran 2012 Perşembe
boşluk
8 Haziran 2012 Cuma
6 Haziran 2012 Çarşamba
27 Mayıs 2012 Pazar
gibi sen
?
26 Mayıs 2012 Cumartesi
sanki gibi
25 Mayıs 2012 Cuma
keşke
18 Mayıs 2012 Cuma
16 Mayıs 2012 Çarşamba
15 Mayıs 2012 Salı
aferin
14 Mayıs 2012 Pazartesi
unutmam
11 Mayıs 2012 Cuma
mayısa özel
24 Nisan 2012 Salı
yeraltı
22 Nisan 2012 Pazar
tespit.
21 Nisan 2012 Cumartesi
12 Nisan 2012 Perşembe
araf
düşünebilirim de
ama çocuk gibi yaşayamam
ki
araftır bunun adı
gökyüzüne bakabilirsin
ama hayal kuramazsın
gibi
çünkü hayat akıyordur o arada
ben fark etmeden bir çakal biter yanımda
olabilir
olamayabilir de deme
çünkü o zaman sen gökyüzüne daldın demektir
ve
araf şu ki
ben bir çakalım
yanındayım
demiştim ya
çocuk gibi yaşayamam diye...
11 Nisan 2012 Çarşamba
yok ki yok
bilmiyorum işte
ama dünya kötü bunu biliyorum
...
nasıl hasta olmam ki.
sürgün gibi
bir yer bu dünya
ne olsa
acı
güvensiz
sevgisiz
hırs kokan
adaletsiz
tadı da acı
yok arkadaş
yok ki yok.
dostlarla güzeldir hayat
bu arada dost unutma insanlar kötüdür. ama sen iyisin hep de böyle kal. üzmeden kendini. 21in çok güzel olsun. isterim bunu yürekten .)
bir not da melis danişmend için. ölürken son duyacağım ses bu hatunun sesi olabilir. o derece güzel. gözleri ise her iddaasına varım bu dünyadaki en güzel maviler. seni üzen ölsün.
8 Nisan 2012 Pazar
soruyorum sadece kızma
bab
7 Nisan 2012 Cumartesi
vah ki ben
insanlara inanmamak
1 Nisan 2012 Pazar
26 Mart 2012 Pazartesi
sikerim
okkalı küfür etme etme nereye
kadar
seviilmeyen canlı nasıl yaşar diye sorarken
örnek oluşturmak ancak bana yakışır
eyv.
eyv.
cidden.
belki hak etmiyor olabilirim ama
yeter yani.
o zaman bu kadar da sevmeyeyim
ruh hastası gibi
ya da kendimden nefret etmeyeyim
ne biliyim
önüme gelenle yatayım
olmadı
parasıyla
ama
bu olmayayım
canım yanmasın artık
sikerim böyle işi
cidden
tedavi medavi görsem bile toparlayamam artık
bildiğin hasta bir adam oldum
kendi kendine konuşan
susan
içine
mal bir adam
mal tripler
gereksiz sinirler
beni ya da çevremdekileri mahvetmeye hazır bir şiddet eğilimini bastırmak
daha ne olsun
akıl makıl kalmadı ben de
her şey üstüme geliyor gibi oluyor
hayatta ufak bir şey olumsuz gitsin
dayanamayacak gibi hissediyorum
bu da böyle oldu diye
o da mı sevmedi
o da mı yapmadı
o da mı düşünmedi
o da mı yalan söyledi
gs puan mı kaybetti
hiç bir şeyden zevk alamayan bir adam oldum çıktım resmen
aklımı sikiyim
daha çok da kalbimi
ulan
kimseye güvenim kalmadı senin yüzünden
kimseye sevgim de kalmadı
zorluyorum her şey için
korkuyorum yaşamaktan
umuttan
başkasını sevmek gibi olmaktan bile
neden sevmedin beni?
çok mu zordu
bilmiyorum ama
bari sevmedin
neden hayatımın içine ediyorsun
sen kaç defa git dedin gittim
hayvan gibi içtim
aramadım
ağlamak istedim
aramadım
mesaj bile atmadım
yanına gelmek istedim
gelmedim
belçikaya gelecektim
rahatını bozmak istemedim
giresuna gelecektim
gelmedim.
korktum çünkü
kokunu bir kez daha hissedersem diye
sesini bir kez daha duyarsam diye
ve bir kez daha senin elini tutup
sonra sonra kaybedersem diye.
korktum
çünkü
dayanacak gücüm anında biterdi
ölürdüm çünkü
hemen
oracıkta
kalbim iflak ederdi.
yanlış yazdım zaten
ama öyle işte.
şimdiyse
her şeyden korkuyorum
tekrar aşık olmaktan
ya da daha kötüsü
aşık olmadığım biri ile olmaktan
sırf yalnız kalmamak için
sırf acıyı azaltmak için
birisini mutsuz etmekten
başarısız bir adam olmaktan
annemle babamı mutlu edememekten
çünkü ben mutsuzum
çünkü ben
hayatı bitsin diye yaşıyorum
korkuyorum
bir gün gelecekte
gelirsen diye
o zaman sana
kızarsam diye
gençliğimi siktin demekten
beni sevmediğin halde
sırf gelmek için
sırf yalnız kalmamak için
sırf acını azaltmak için
benim yanıma gelmenden korkuyorum
öyle bir şekilde hayata tutunmaya çalışmaktan korkuyorum
her gün bir yalanı yaşamaktan korkuyorum
seni deli gibi sevip
sevilmemekten korkuyorum
kendimle
çelişen biri olmaya devam etmekten korkuyorum
aslı mı bu işin dersen
artık
unutmam lazım seni
her halinle
güzelliğinde
sesinle
ruhunla
kötülüğünle
severmiş gibi yapmanla
geri dönmelerinle
ki bu geri dönmeler sadece tek cümleyle ya oluyor ya da olmuyor ya neyse
ama biliyorum işte
unutmam lazım seni
ama nasıl
bilmiyorum işte
bir türlü
başaramadım bunu bugüne kadar
hiç yardım da etmiyorsun ya zaten....
neyse
yeter ki sen mutlu ol
cidden
....
24 Mart 2012 Cumartesi
kısa kısa bilmem
-------------
ki mecnun olmak kaderim
ki bir kadını mutlu etmenin üstüne mutluluk tanımam...
ki ben geldim diye sevinmeni
ki her ne olursa olsun iyi
ya da kötü
basit ya da önemli
fark etmez
her defasında
anlatmak için
aklına ilk gelen olmak isterim
ki aşığım ben
ki umutluyum ben
ki
korkuyorum ben
çünkü
bilmiyorum işte
belki de o balık tersi gibi
ben de suda nefes almaya alıştım
ve o suyun dibinden çıkmak istemiyorum
gökyüzüne doğru
güneşe doğru
daha doğrusu
korkuyorum...
en başta söylediğim gibi
öyle vesselam....
22 Mart 2012 Perşembe
ama
böyle deme
turuncu
alma canımı
sensizlik
ne yaparsam yapayım
ne olursa olsun
hayatımda
zaten bir yara olacak
bir de umut
veya benim hatam hissi
....
yapma böyle
acıyor canım
çok çok
19 Mart 2012 Pazartesi
böyle
böyle işte.
18 Mart 2012 Pazar
mutlu
seni görmeli sadece
mutlu olmak için
seni duymalı sadece
mutlu olmak için
sadece senin kulağına
seni seviyorum demeli
mutlu olmak için
sen sen sen lazımsın...
17 Mart 2012 Cumartesi
film
ama
velhasıl
bu aralar acı yerine umut var. en çok korktuğum duygu. ve bu duygu ile film güzel olmaya başladı. sonu ağlak olmasın ama diyorum. ama işte....
16 Mart 2012 Cuma
kraliçenin yanında leon
öyle ki ölmemek için ilk defa dua ettim
öyle ki o an doğaçlama yaşadım her şeyi
kelimelerimi sesimi kollarımı
nefeslerimi
kalbimi
karaciğerimi bile...
16 mart
ve umutluyum ve korkuyorum. bir daha düşmekten. mutlu olmak için umutlu olmamdan. çünkü biliyorum ki mutlu olacak biri değilim belki de sadece hak eden. n
kısaca
nefes aldım hayat
duy sesimi
vuruldum hayat
duy sesimi
ama acı artık bana
.
veda
12 Mart 2012 Pazartesi
öl leon öl
viski içerken
sikerim böyle işi
10 Mart 2012 Cumartesi
anne bilek baba
atasözü
9 Mart 2012 Cuma
sessizlik üzerine
8 Mart 2012 Perşembe
3 Mart 2012 Cumartesi
2 Mart 2012 Cuma
1 Mart 2012 Perşembe
kısa kısa
27 Şubat 2012 Pazartesi
öyleyse
26 Şubat 2012 Pazar
25 Şubat 2012 Cumartesi
?????
23 Şubat 2012 Perşembe
nettir
20 Şubat 2012 Pazartesi
viski şişesinin yarısında bir gece
meraktayım
19 Şubat 2012 Pazar
inanç
turuncuyuştan
Gökanlam III (Edip Cansever)
sen buzul mavi, sen kaç yılın aynalı dolapları
kırılan bardakları elbiselerin ve çocukları
lekesiz gözleriyle ne kadar maviyse o kadar hiç konuşmadıkları
sen buzul, sen devamlı, sen…
yaklaş bana, kimse hiçbir yere dokunmasın
bana sessizlik et, düğümle saçlarımı
çözülsün bu kartopları, gece yanan fırınlar, içimin sayıları
akıt kanımı biraz, kimse hiçbir şey söylemesin
kimse artık hiçbir şey söylemesin
bana yalnızlık et, birleştir yalnızları (bunu söylemişti ikimiz de yalnızız diye)
sen buzul, sen devamlı, sen…
sen kaç yılın aynalı dolapları.
kim bilir neydi biraz bir yüzü dünyadan çıkardıkları
bir şeyi hiç sevmedikleri, sevince tekrarladıkları
yani bir yaşam gibi yaşattıkları ölümü, korunamadıkları
dökül artık, çözül artık ve akıt bütün kanları
büyüt en büyük şeyi
bize yalnızlık et, birleştir yalnızları (.)?
yeni bir kan ol, getir en yeni anlamları
bomboşuz, korkuyoruz da.. bunu anlatmak için şehirde bayram vardı
öyküler vardı dergilerde, beyaz fareler, cansıkıntıları
bir gün ki şehir yandı, şimdi hiçbir şey anlatılmasın
artık hiçbir şey anlatılmasın
denilsin, soğumuş ceylanların ateşten dilleri kaldı.
sen kaldın,bir de sen ey buzul mavi
bizi bul, bizi yarat, bize güzellik et şimdi
bomboşuz, korkuyoruz da.. ve kemikleri bunlar gökyüzünün
altında öyle tedirgin ilk çocukları ölümün.
18 Şubat 2012 Cumartesi
17 Şubat 2012 Cuma
sus
16 Şubat 2012 Perşembe
15 Şubat 2012 Çarşamba
masumiyete veda
14 Şubat 2012 Salı
13 Şubat 2012 Pazartesi
alıntıcı
9 Şubat 2012 Perşembe
ayırt
8 Şubat 2012 Çarşamba
seviyorumsa
beddua
oğuz babaya
vicdan
7 Şubat 2012 Salı
istek meselesi
6 Şubat 2012 Pazartesi
aşk için
seni sevmek
beklemekse sona
ana
yani
nefese kadar beklemekse
ve ölmeye her gün meyilli olmak
ama her defasında
bir umutla
savaşmaksa
ben bunların hepsine varım
son nefeste
yanımda ol diye
varsa bir zenginliğim fakirliktendir.
o da ağzına geleni söyleyebilmektir
aklınca her felsefeyi yapmaktır
yeri geldi mi susmaktır
cehalete benzemez ama
ve ne iyidir ki
ben bu zenginliğe zamanında
sahip oldum .)
5 Şubat 2012 Pazar
yazamazdım
ve bir fotoğraftaki gözyaşı arasında
ki fark kadar
gerçekler ve düşler arasında da ............
kontrolsüzce
planımsılar
sonra her cümlemin sonuna gülücük koyma alışkanlığımı kesmeliyim. çok ukala anlaşılıyor olabilir. ya da başka bir şey. ki ben ukala diyemem. dilim dönmez. ki ayrıca bu gülüş koyma meselesinin alt metinleri olduğuna da inanıyorum. teşhis edebilirim ama yüzleşebileceğimden emin değilim noksanlarımla. ki beni tanımlayan kelime noksan olur.
ayrıca hayatımı da değiştirmeli misal sağlam bir uyku düzeni lazım bana. biraz da mecburi. çünkü artık okula gitmeyi planlıyorum. 2.5 sene sonunda olsa da. gitmeliyim gitmeli ki şu kaybettiğim bir seneyi kapatmalıyım. eğer yaz okullarına da gidersem seneye yazın mezun olabilitem çok yüksek zaten.
yapabilirim ben. bir işe yarar noktam budur zaten. sistemtik.
bir de ceylan ertem konserine gitmeli. aşık oldum sesine. bilmem belki abartı ama sevdim ben. mühim olan da bu olsa gerek.
tekrardan çok yazmaya da başlamalıyım gibi gelmekle birlikte bakalım demekle yetiniyorum.
4 Şubat 2012 Cumartesi
28 Ocak 2012 Cumartesi
13 Ocak 2012 Cuma
arkadaştan
yaşanmışlıktan
yola çıkarsak eğer
öğrencilik çay bardağın orta şekerli türk kahvesi içmektir
ve sözde
havva ve adem hiçbir şey yaşamamış biz her şeyi yaşarken
ama özde
havva ve adem her şeyi yaşamış biz hiçbir şey yaşamıyoruzdur.
12 Ocak 2012 Perşembe
iti
kaybetmekten hep nefret ettim
hayata hep ya hep ya hiç felsefesiyle baktım
halen de nefret ediyorum kaybetmekten
halen de aynı felsefedeyim
ve sonuç
hep kaybediyorum
ilkokul
o kadar başka biriydi ki
ve o kadar güzel
ve de bir o kadar kısa ömürlü
doğum tarihi ve ölüm tarihi arasındaki farkı
ilkokula yeni başlayan çocuk bile hemen hesaplardı
işte o vakit
sevmeyi öğrenmişken ben
öğrenemedim sevilmeyi
bu yüzden eksiğim
bu yüzden yokum
hayatın kalan tarafında.
6 Ocak 2012 Cuma
devamı va
ve bu bir hikayenin ilk cümlesi...
devamı bende, sonu azrailde olan.